Basketbol bizi engelimizle barıştırdı

Bir basketbol topu onların hayatını değiştirdi. Çocuk felci, beyin tümörü ve kaza nedeniyle bedensel engelle tanışan kadınların hayatı, basketbolla değişti. Tekerlekli Sandalye Kadın Basketbol Takımı’na da seçilen sporcular, en son Avrupa Şampiyonası’nda mücadele etti.

Onlar Türkiye Tekerlekli  Sandalye Kadın Basketbol Milli Takımı oyuncuları. Takım, geçen hafta Almanya’daki Avrupa Şampiyonası’nı altıncı olarak tamamladı. Sekiz milli takımın katıldığı turnuvada altıncı olmak belki bazıları için bir şey ifade etmeyebilir ama “Kazanmak önemli değil, mühim olan katılmaktı” derler ya, bu cümle tüm takımlar için turnuvanın anlamını da ifade ediyor. Çünkü Türk Milli Takımı oyuncuları öyle zor şartlar altında büyümüş, engelleri yüzünden öyle ayrımcılıklara maruz kalmışlar ki basketbol onlar için bir aşk, bir varoluş demek. Son 10 yıldır takımın baş antrenörlüğünü yapan Kamuran Özdemir, milli takımın 2003’ten beri turnuvaya katıldığını ve beşincilik, altıncılık gibi sonuçlar aldığını söylüyor. Başarıyı belki de sadece kadınların oynadığı bir ligin kurulması getirebilir. Zira Özdemir, Türkiye’de kadınlar için lig olmadığından kadın ve erkeklerin aynı takım içinde birlikte mücadele ettiklerini söylüyor. Toplam 64 takım var,  Türkiye’de engelli kadın basketbolcu sayısı 70’e yakın. Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’nun lig kurmayı hedeflediğini belirten Özdemir “Lütfen bu sporu yapmak isteyen tüm engelliler bize başvursun. Herkes basketbol oynayabilir” diyor. İşte sahada gösterdikleri mücadelenin aynısını hayatlarında da veren engelli basketbolcu kadınların öyküsü... BİR DAHA DÜNYAYA GELSEM YİNE BÖYLE OLMAK İSTERİM Seyran Orman Kurt, 1997’de tesadüfen basketbolla tanışmış. İzmir’de Bornova Barışgücü Spor Kulübü kurulduğunda “Belki severim diye” almış eline basketbol topunu. “Kimse bir şey vadetmedi, sadece hoşlandığım için basketbol oynamaya başladım” diyen Kurt, şu an Galatasaray Kulübü’nün sporcusu. Takımıyla birlikte yedi Türkiye şampiyonluğu, dört Avrupa şampiyonluğu ve üç de kıtalararası şampiyonluk elde etti. 2009’a kadar bir fabrikada çalışan Kurt, şimdi sadece basketbol oynayarak para kazanıyor. Dokuz yıldır evli olan 37 yaşındaki sporcu, eşinin de tek bacağından engelli olduğunu ve memur olarak İzmir’de çalıştığını söylüyor. Kurt’un tekerlekli sandalyeye bağımlı olmasının nedeni iki buçuk yaşındayken geçirdiği çocuk felci. O yıllarda Kayseri’de yaşadığını anlatan Kurt’un hayatı kolay olmamış: “Hiç okula gitmedim. Diğer çocuklara ‘kötü’ örnek olurum gerekçesiyle beni okula almadılar. 16-17 yaşıma kadar hep evin içindeydim. Okuma-yazmayı o zaman TRT’de gösterilen programlar ve kardeşimin kitapları sayesinde kendi kendime öğrendim. Sonra İzmir’e taşındık, hayatım biraz değişti. Okulu dışarıdan bitirdim. Eskiden düşünürdüm ki dünyada sadece ben engelliyim. Ama sokağa çıkınca, basketbol oynamaya başlayınca başka hayatları da gördüm. Bu sporla sosyal hayatın da içine girdim. Şimdi başkaları için iyi bir örnek olduğumu düşünüyorum.” Kendine olan güveni,  başarma ve kazanma hırsının arttığını belirten Kurt “Bir  daha dünyaya gelsem yine engelli olmak isterim” diyecek kadar hayatından memnun: “Yaşadığım tüm sıkıntılara rağmen bunu söylüyorum. Eşim ve ailemin de desteğini unutmamam lazım.” Seyran Orman Kurt, ailelere bir de tavsiyede bulunuyor: “Engelli çocuklarınıza lütfen ‘Onu yapamazsın, bunu başaramazsın’ demeyin. Denemelerine izin verin ve onları destekleyin.” İKİ ÜNİVERSİTE BİTİRDİ Samsun’da yaşayan 36 yaşındaki Naciye Çakır, Ankara’daki Yenimahalle Belediyesi Engelliler Gençlik ve Spor Kulübü’nün sporcusu. Maçtan önce Ankara’da buluşup hep birlikte maçın olduğu yere gidiyorlar. 11 yıl önce tekerlekli sandalye basketboluyla tanışan Çakır, bir kamu kurumunda memur. Marmara Üniversitesi Tasarımı ile Açıköğretim Kamu Yönetimi Bölümü’nü bitiren Çakır, evli ve eşi de kendisi gibi bedensel engelli. Naciye Çakır, hayata bakışını değiştiren bu sporu herkese tavsiye ediyor. ARASINDA OLDUĞUM DÖRT DUVAR YIKILDI Seda Kınalı, 10 yıldır basketbol oynuyor. 35 yaşındaki Kınalı, İskenderun Engelliler Spor Kulübü’nde kursa giderken kulüptekilerin “Basketbol takımında oynar mısın?” diye sorması üzerine bu sporla tanıştı

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SEDEF HASTALIĞI ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ