Dolandırıcıların yeni gelir kapısı engelli dernekleri oldu


İddiaya göre, tabela dernekler ‘kapıdan ve doğrudan’ satış izni alıyor, ‘engellilere bağış’ adıaltında boyama kitabı ve mendil gibi ürünleri fahişfiyatlarla satıyor. İstanbul Engelliler Derneği Başkanı Ekrem Yay, bu tür derneklerin sayısının 30’a yakın olduğunu söylüyor.

Dolandırıcılar şimdi de engellilerin kazancına göz dikti. Bu amaçla, son iki yılda yedisi İstanbul’da olmak üzere otuza yakın engelli ve lösemi derneği kurulduğu, dolandırıcıların bu dernekler üzerinden milyonlarca liralık vurgun yaptığı öne sürülüyor. İddialara göre, tabela dernekler kapıdan ve doğrudan satış yöntemiyle boyama kitabı ve mendil gibi ürünleri, değerinin çok üzerinde fiyatlara, bağış gibi satıyor ve vatandaşların duygularını istismar ederek haksız kazanç elde ediyor. Emniyet müdürlüğü ve savcılıklara konuyla ilgili çok sayıda şikâyet geliyor ancak dolandırıcıların yasal kılıf olarak dernekleri kullanması faaliyetlerini yapmalarını kolaylaştırıyor.İstanbul’da son bir yılda 6 engelli derneğinin kapıdan doğrudan satış izni aldığı ifade ediliyor. Dolandırıcıların adını kullandığı ‘Etiler Engelliler ve Kimsesizler Derneği’, ‘İstanbul’un Sesi Engelliler ve Kimsesizler Derneği’, ‘Lösemili Çocukları Yaşatma ve Bir Umut Derneği’ hakkında savcılık ile emniyet birimlerine çok sayıda şikâyet geldiği belirtiliyor. Dernekler ise iddiaları kabul etmiyor. İstanbul Engelliler Derneği Başkanı Ekrem Yay, piyasada 30’a yakın merdivenaltı ve tabela derneği bulunduğunu vurgularken Umut Damlası Engelliler Derneği Başkanı Altok Boy, kurulan tabela dernekler yüzünden engellilerin haklarının gasp edildiğini söylüyor.
İnsanları kandırarak para kazanmayı kendilerine meslek edinmiş olan dolandırıcılar şimdi de engellilerin kazançlarına göz dikti. Son iki yıl içinde otuza yakın engelli ve lösemi derneği kuran dolandırıcıların, kurdukları bu dernekler üzerinden on milyonlarca liralık vurgun yaptığı öne sürülüyor.
İstanbul’da son 1 yılda 6 engelli derneği kapıdan doğrudan satış izni aldı. Bu derneklerden Etiler Engelliler ve Kimsesizler Derneği, İstanbul’un Sesi Engelliler ve Kimsesizler Derneği ile Lösemili Çocukları Yaşatma ve Bir Umut Derneği hakkında savcılık ile emniyet birimlerine çok sayıda şikâyet geldiği belirtiliyor. Bu üç derneğin el altından aynı kişi tarafından yönetildiği iddia edilirken telefonla görüşlerien başvurulan Lösemili Çocukları Yaşatma ve Bir Umut Derneği yetkilileri, iddiaları kabul etmedi. Etiler Engelliler Derneği’ne ise irtibat bilgilerinden ulaşılamazken İstanbul’un Sesi Engelliler Derneği yetkilileri bağış toplamadıklarını, sadece kapıdan satış yaparak engelli vatandaşlara yardım yaptıklarını söyledi. Vatandaşlar tarafından dolandırıldıkları gerekçesiyle birçok şikâyet aldıklarını belirten İstanbul Engelliler Derneği Başkanı Ekrem Yay, piyasada 30’a yakın merdivenaltı ve tabela derneği olduğunu söylüyor. Bu derneklerin engellilerle bir alakası olmadığını iddia eden Yay, gazete, boyama kitabı, tiyatro bileti gibi ürünlerin dernek üyeleri tarafından değerinden yüksek fiyata bağış gibi satılarak büyük kazançlar elde edildiğini kaydediyor.
İstanbul’da faaliyet gösteren bir derneğin 30 tane çalışanı olduğunu ve bu çalışanların her gün belirli sayıda dergi ve gazete satma zorunluluğu olduğunu dile getiren Yay, bu sayede ayda 100 bin lira para kazanıldığını belirtiyor. Bu işi yapan kişilerin paranın yüzde 10’unu göstermelik olarak engellilere verip geri kalanını paylaştıklarını ileri süren Yay, yetkililerin dernekleri sıkı takip altına alıp mağduriyetlerin önüne geçmesi gerektiğini kaydediyor. Umut Damlası Engelliler Derneği Başkanı Altok Boy ise kurulan tabela dernekler yüzünden engellilerin haklarının gasp edildiğini söylüyor. Boy, tabela derneklerin dışında bazı dolandırıcıların da kozmetik, medikal ve araç kiralama işyerlerinde engelliler adına ticaret yaptığını ifade ediyor. Bu kişilerin engellilerle bir alakası olmadığını savunan Boy, engellileri durumu üzerinden suiistimal edenlerin sayısının her geçen gün arttığını kaydediyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SEDEF HASTALIĞI ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ